Bu Popüler İfade Kutsal Kitap'ta Yoktur!

İçindekiler:

• Giriş
• İlk Kısım
  • H1: İfadenin Yanıltıcı Olabileceği Durumlar
  • H2: "Tanrı'dan Geliyorsa Huzur ve Onayla Gelir, Değilse Soru ve Karışıklıkla Gelir" İfadesi
  • H2: İncil İçerisinde Kafa Karışıklığına Sebep Olan Durumlar
  • H3: Musa'nın Şüphe ve Korku İçerisinde Tanrı'nın Çağrısına Yanıtı
  • H3: İbrahim'in Tanrı'nın İsa'yı Kurban Etmesi İçin Talimatına Karşı İstifade Etme Deneyimi
  • H3: Yunus'un Tanrı'nın Onu Nivova'ya Gitmesi İçin Görevlendirmesine Karşı Hissettikleri
  • H3: Hoşea'nın Aralarında Olan Bir Tedavi Edilen Fahişeyle Evlenme Zorluğu
  • H3: İsa'nın Havarisi Petrus'un Suda Yürüme Deneyimi
  • H2: "Tanrı'dan Geliyorsa Huzur ve Onayla Gelir, Değilse Soru ve Karışıklıkla Gelir" İfadesinin Sınırlamaları
• İkinci Kısım
  • H1: Hissiyatların Güvenilirliği Hakkında
  • H2: İncil'in Tanrı'nın İradesini Bildirme Yeteneği
  • H2: Hissiyatların Değişkenliği ve Yanıltıcılığı
  • H2: Karar Verme Sürecinde Başvurulabilecek Diğer Faktörler
  • H1: İçsel Yönlendirmede İtiraf ve İtaat Örneği
  • H2: İsa'nın Gethsemane Bahçesindeki Örneği
• Sonuç
• Kaynaklar

Giriş

Bu makalede, popüler bir ifade olan "Tanrı'dan geliyorsa huzur ve onayla gelir, değilse soru ve karışıklıkla gelir" ifadesinin İncil'deki örneklerle çeliştiğini tartışacağız. Bu ifadenin doğruluğunu sorgulamak için, İncil'e başvurmayı ve ilahi Kaynak'ı karşılaştırmayı önemli buluyorum. Çünkü birçok kez Instagram veya sosyal medya gibi platformlarda duyduğumuz, doğru gibi görünen ancak tamamen İncil'de olmayan alıntılarla karşılaşabiliyoruz. Bu makalede, bu popüler ifadeyi açıklayarak ve çeliştiğini göstererek, doğru bilgiye sahip olmanın önemini vurgulamak istiyorum. Doğru kararlar vermek ve gerçekten Tanrı'nın iradesini anlamak için, alıntılarımızı sorgulamak ve onları Kutsal Kitap'ın ışığında değerlendirmek önemlidir.

İlk Kısım

H1: İfadenin Yanıltıcı Olabileceği Durumlar

Bu ifadeye göre, eğer bir şey Tanrı'dan geliyorsa, huzur ve onayla gelirken, eğer Tanrı'dan değilse soru ve karışıklıkla gelir. Bu ifade birçok kişiye mantıklı gelebilir çünkü müjdenin Tanrı'dan olduğu durumlarda tam bir sükunet, netlik ve onay beklenirken, kafa karışıklığı, soru sorma ve olumsuz duygular beklenmez. Ancak, bu ifadenin tamamen doğru olmadığını gösteren birçok İncil örneği bulunmaktadır.

H2: "Tanrı'dan Geliyorsa Huzur ve Onayla Gelir, Değilse Soru ve Karışıklıkla Gelir" İfadesi

Bu ifade popüler bir şekilde sosyal medyada paylaşılıyor olsa da tamamen doğru değildir. Çünkü İncil'de, Tanrı'nın insanlarla iletişim kurarken onlara bazen kafa karışıklığı, kaygı, şüphe, kıskançlık veya çaresizlik yaşattığı birçok örnek vardır. Bu örneklerden bazıları Musa, İbrahim, Yunus, Hoşea ve Petrus'un hikayeleridir. Bu örneklerden anlaşılacağı üzere, duygularımızın bize her zaman gerçeği söylemediği ve Tanrı'nın iradesini anlamak için Kutsal Kitap'a güvenmemiz gerektiği açıktır.

H2: İncil İçerisinde Kafa Karışıklığına Sebep Olan Durumlar

İncil'deki birçok kahramanın hikayeleri, Tanrı'nın iradesini takip ederken kafa karışıklığı, şüphe, kaygı, endişe veya huzursuzluk yaşadıklarını göstermektedir. Bu örneklerin bazıları şunlardır:

H3: Musa'nın Şüphe ve Korku İçerisinde Tanrı'nın Çağrısına Yanıtı

Tanrı'nın Musa'ya İsrailoğullarını Mısır'dan kurtarmak üzere geri dönmesini ve önderlik etmesini emrettiği zaman, Musa kafa karışıklığı ve korku yaşadı. Tanrı'nın ona verdiği görevi reddetmeye dahi meyilli oldu ve kendini uygun bir kişi olarak görmedi. Bu durumda, Musa'nın Tanrı'dan gelen açık bir çağrıya rağmen şüphe etmesi, bu ifadeyi çürütmektedir.

H3: İbrahim'in Tanrı'nın İsa'yı Kurban Etmesi İçin Talimatına Karşı İstifade Etme Deneyimi

Tanrı İbrahim'e, vaad edilen oğlu İshak'ı kurban etmesi gerektiğini söyledi. İbrahim, yıllarca beklediği bu özgün oğlunu Tanrı'ya kurban etmekle emredildiğinde, bu durum kesinlikle kafa karışıklığına yol açtı. İbrahim'in aklı, Tanrı'nın bu tuhaf ve karışık emrine karşı sorgulama yapmış olmalıydı. İbrahim'in yaşadığı bu şüphe ve kafa karışıklığı, bu ifadeye tamamen ters düşmektedir.

H3: Yunus'un Tanrı'nın Onu Nivova'ya Gitmesi İçin Görevlendirmesine Karşı Hissettikleri

Tanrı, Yunus'a Nivova'ya giderek halkına mesajını iletmek için görevlendirdi. Ancak Yunus, bu çağrıya karşı gelmek ve Tarşiş'e kaçmak istedi. Bu durumda, Tanrı'nın Yunus'a verdiği açık bir görev olmasına rağmen, Yunus'un bu emiri sorgulaması ve kargaşaya düşmesi, bu popüler ifadeyi yine çürütmektedir.

H3: Hoşea'nın Aralarında Olan Bir Tedavi Edilen Fahişeyle Evlenme Zorluğu

Tanrı, peygamber Hoşea'ya bir fahişeyle evlenmesini emretti. Hoşea, Tanrı'nın bu emrine itaat etti ve bu kadınla evlendi. Ancak eşinin onu aldattığını öğrenmek zorunda kaldı ve onu köle pazarında geri satın almak zorunda kaldı. Bu durumda, bu olayın Hoşea'ya verdiği endişe, kafa karışıklığı ve huzursuzluk, Tanrı'nın ona verdiği görevi sorguladığını göstermektedir.

H3: İsa'nın Havarisi Petrus'un Suda Yürüme Deneyimi

Petrus, İsa'yı denizde yürürken görünce, gerçekten İsa olduğunu sorguladı. Bu nedenle, Petrus İsa'nın kim olduğunu onaylama talebinde bulunarak ifadeye uygun şekilde sordu. Ve İsa, Petrus'a gelmesini söyleyerek bu isteğe açık bir onay verdi. Petrus, açık bir onay aldığı halde bile hala korku hissetti ve rüzgarı gördüğünde batmaya başladı. Bu durumda, bu örnek, doğru bir onay veya açıklama almasına rağmen Petrus'un hala korku yaşamasını göstererek bu popüler ifadeyi çürütmektedir.

H2: "Tanrı'dan Geliyorsa Huzur ve Onayla Gelir, Değilse Soru ve Karışıklıkla Gelir" İfadesinin Sınırlamaları

Bu ifadenin sınırları vardır. Neredeyse her zaman, Tanrı'dan gelen bir müjde veya görev, tam bir sükunet ve netlik hissi yaratmaz. Bunun birçok nedeni vardır: düş fallen insanların dünyasında yaşamamız, her zaman ruhani olarak mükemmel olmamız ve çalıntı düşmanın var olması gibi faktörler. Buna ek olarak, hissiyatlarımız belirsiz ve yanıltıcı olabilir. Dolayısıyla, eğer bir şey Tanrı'dan geliyorsa huzur ve onayla gelmelidir diye bir genellemeye dayanmak yanıltıcı olabilir. Sürecin sonunda, doğru kararı vermek için Tanrı'nın bize verdiği talimatları izlemeli ve imanla ilerlemeliyiz.

İkinci Kısım

H1: Hissiyatların Güvenilirliği Hakkında

Birçok insan hissiyatlarına güvenir ve onları doğruluk belirtisi olarak kabul eder. Ancak hislerimiz, yanılabilir ve değişebilir olduğu için her zaman güvenilir bir kaynak değildir. Bunun yerine, Tanrı'nın Sözü olan İncil'e güvenmeliyiz. İncil bizim için kesin gerçekleri barındırır ve Tanrı'nın iradesini doğru bir şekilde anlamamıza yardımcı olur. Bu nedenle, doğru kararlar vermek ve Tanrı'nın iradesini takip etmek için hissiyatlarımız yerine İncil'e dayanmalıyız.

H2: İncil'in Tanrı'nın İradesini Bildirme Yeteneği

İncil, Tanrı'nın bize iletmek istediği iradeyi doğru bir şekilde anlamamıza yardımcı olur. İncil, Tanrı'nın karakterini, emirlerini ve isteklerini açık bir şekilde ifade eder. Tanrı'nın iradesini öğrenmek istediğimizde, İncil'e başvurmalıyız. İncil bize rehberlik eder ve doğru yolu gösterir.

H2: Hissiyatların Değişkenliği ve Yanıltıcılığı

Hissiyatlarımız, duygusal durumlarımız, zihinsel durumlarımız ve dış etkenlerden etkilenebilir. Bir gün bir şeyden huzur ve onay hissedebilirken, ertesi gün aynı şey hakkında soru ve karışıklık hissedebiliriz. Hissiyatlarımız, doğru kararlar verme sürecinde bizi yönlendirmek yerine yanıltabilir. Bu nedenle, hissiyatlarımıza güvenmek yerine doğru kararlar vermek için İncil'e bağlı kalmalıyız.

H2: Karar Verme Sürecinde Başvurulabilecek Diğer Faktörler

Karar verirken, sadece hissiyatlarımıza dayanmak yerine başka faktörleri de göz önünde bulundurmalıyız. Bunlar arasında dua, bilgelik aramak için danışmanlık yapmak, ilgili bilgi ve tecrübeleri toplamak ve Tanrı'nın bize talimat vermek için kullanabileceği diğer kaynaklarla birlikte düşünmek yer alır. Doğru kararı vermek için bütünlüklü bir yaklaşım benimsemek önemlidir.

H1: İçsel Yönlendirmede İtiraf ve İtaat Örneği

Tanrı'nın iradesini takip etmek, bazen sorgulama, şüphe ve kafa karışıklığıyla dolu olabilir. Önemli olan, bu zorluklara rağmen Tanrı'ya itaat etmek ve onun yolundaymış gibi ilerlemektir. Özür dilemek, yanılgılarımızı kabul etmek ve Tanrı'nın liderliğine teslim olmak, doğru yolun farkına varma ve gerçek huzuru bulma yoludur.

H2: İsa'nın Gethsemane Bahçesindeki Örneği

İsa, çarmıha gerilmeden önce, Gethsemane Bahçesi'ndeyken Tanrı'ya "Bu kâseden başka bir yol varsa, ama olmasın istiyorum, ancak senin istediğin olsun" diye yakardı. İsa, korku, stres ve güçlü bir ruh halini deneyimledi. Ancak bunlara rağmen, İsa Tanrı'nın iradesine boyun eğdi ve çarmıha gerilme yolunu seçti. Bu olay bize, kendi şüphe ve kafa karışıklığımızda bile Tanrı'nın iradesine teslim olmanın önemini öğretir. İsa'nın örneğinde olduğu gibi, Tanrı'nın liderliğine itaat etmek ve doğru yolu seçmek, içsel huzuru bulmamızı sağlar.

Sonuç

Bu makalede, "Tanrı'dan geliyorsa huzur ve onayla gelir, değilse soru ve karışıklıkla gelir" ifadesinin tamamen doğru olmadığını göstermeye çalıştık. İncil'de birçok örnek bulunmasına rağmen, doğru kararlar vermek ve Tanrı'nın iradesini anlamak için hissiyatlarımıza güvenmek yerine İncil'e ve Kutsal Ruh'a dayanmalıyız. Duygusal durumlarımız, yanıltıcı olabilir ve değişebilir. Ancak Tanrı'nın Sözü, gerçeğe rehberlik eder ve bize doğru yolu gösterir. İncil'e dayanarak, doğru kararları vermek ve Tanrı'nın iradesinde ilerlemek için daha güvenilir bir temele sahip olabiliriz.

Kaynaklar:

• İncil, Eski ve Yeni Ahit